AKILLI ŞEHİRLER VE İNSANLAR

  İstanbul'un en güzel özelliği bu şehirde beş kuruş vermeden sürekli eğitim alarak kendinizi geliştirebilirsiniz. Bir sürü ücretsiz eğitim, konferans ve panel var. Ve katılımcıların hepsi birbirinden değerli insanlar.
  Bu panelin konuşmacıları da genelde ODTÜ kökenli Öğretim görevlileri ya da sektörün önde gelen temsilcileriydi. Özetle benim anladığım temel düşünce, akıllı şehirler, akıllı telefonlar, akıllı ulaşım ama en önemlisi AKILLI İNSAN :))) Konuşmacıların hepsi laf arası değindikleri buydu biz bir sürü şey yapabiliriz ama bunları algılayacak, kullanacak insan olmalı en önemlisi bunları sorgulayarak sorunları belirleyerek çözüm odaklı fikirler ortaya koyabilecek insanlar olmalı. İşte gelecek bizden bunu bekliyor şehirler ve hayat hızla değişecek ve bizler hayatta kalabilmek daha verimli olabilmek ve daha fazla kişisel fayda sağlayabilmek için gelişmek ve değişmek zorundayız.
  Önce bizim önümüze mevcut durumlar kondu enerji konusunda dışa bağımlılığımız, dış politikamızın sorunlu olması vs. gibi konulardan yenilenebilir ve sürdürülebilir teknolojilere geçiş yaptık ama bunlarda tam çözüm değil iş yine AKILLI İNSAN' da bitiyor siz tasarruflu enerji kullanmaz toplu taşıma tercih etmez, evde ki ampulleri ekonomikleştirmezseniz, hiç bir teknolojinin size bir faydası yok. Eğitim şart ! Bu konuda bizi aydınlatan panelist Necdet Pamir (Bilkent Üni. Uluslararası  İlişkiler Fakültesi Ekonomi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Enerji Komisyonu Başkanı) idi.
  Sektörün önde gelen Bilişim markalarından da Akıllı Şehirler kapsamında Yerel yönetimlerle işbirliği içinde yaptıkları teknolojik uygulamaları anlattılar Microsoft adına Aydın Gençler konuştu. Microsoft'un Ortadoğu ve Afrika Bölgesi Pazarlama Direktörü. IBM adına ise Server Tanfer konuştu IBM Türk Teknoloji ve Sektörel çözümler Satış Müdürü. En çok serzenişte bulundukları konu karşıdaki muhataplardan ciddi anlamda soru ya da taleplerde sığ kalmaları. Nedense ben buna şaşırmıyorum yıllardır Kamuda çalışıyorum ve yıllar geçtikçe daha da sığlaşan yöneticilerle muhattap kalıyoruz. Temel insani iletişim becerilerden bile yoksun olabiliyor karşıda ki böyle bir durumda çalışanın durumunu düşünün. Tabii insan istemeden düşünüyor neye göre seçiliyor bu insanlar ya da kime göre. Karşıda ki Yerel yönetici temel bilgisayar kullanımı bile yapamıyorken size bana akıllı şehir yap diyorsa buyur buradan yak dersiniz :))) Ya da Neron gibi şehri yak gitsin :))) Bu panelistler güzel bir konuya daha değindiler Big Data ve Bulut teknolojileri ve Akıllı gezegen... Aslında benim Bloğumda Big data' nın parçası :)
  Akıllı Ulaşım teknolojilerini bize Hediye Tüydeş Yaman (Yrd. Doç. ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü) gerçekten kendisi günün hediyesi gibiydi :)) Çok eğlenceli ve komik bir anlatımı vardı biran için bile olsa dikkatimizin dağılmasına güzel anlatımıyla izin vermedi. Bir sürü erkek Panelist arasında bunu tek başarabilen kadın bir Panelistti birde kadınlar espiri yapamaz derler....  Konusu belki de en sıkıcı olan oydu ama inanılmaz keyifli kıldı. Bunda Hoca kökenli olmasının da bir etkisi olsa gerek.
  Dr. Cenk Tezcan Tıp kökenli siyasal bilgilerde uzmanlaşmış, Tıp bilişimi konusunda dünyada önemli kuruluşlarda çalışmış, danışmanlık yapmış panelistlerden biriydi. Sağlık sektörünün bilişim sektörü aracılığıyla nasıl kişiselleşeceğinden, hatta gelişen teknolojiyle evde kronik hastalıklarının takibi ve online Doktora bildirimini olanaklı kılan sistemlerin çok yakında hayatımızda yer alacağından bahsederken şöyle bir şeye değindi düzenli takiplerle kendine bakamayan kişilerin sağlık haklarından mahrum bırakılması ya da sigorta paylarının arttırılması yani sigara kullanıyorsanız sağlık sigortanız kullanmayana göre %10 daha pahalı.  Gelişen teknolojilerle daha da akıllaşan hayatımız maalesef bizi daha özgür kılmayacak daha kontrol edilebilir daha bilinebilir ve daha az etik hala getirecek İnsani naiflikler sanki sistemde zayıflık gibi. Yaşlı bir insan ya hayatta daha aktif olmalı yani fayda sağlanabilir ya da haklarında kısıtlamaya gidilerek üstünden tasarruf edilebilir. Bundan anladığım şimdiden kendimize iyi bakıp hayatta daha uzun süre aktif rol almak lazım. Yoksa gelecek pekde iyi gelmeyecek :(
  Dr. Güven Fidan ArgeDor Bilişim Teknolojileri kurucusu Big Data ve Bulut veri tabanı hakkında konuştu ama ben onun konuşması sırasında pek odaklanamadım. :(
Sonraki konuşmacı benim asıl beklediğim Panelistlerdendi ama benim için daha bir facia oldu. Amber platform'un kurucularından Ekmel Ertan deftere not düşmüşüm aslında acımasızca ama Bazen Sanatçılar konuşmamalı diye aslında haksızlık ediyorum kendisi zaten konuştu sayılmaz İpad' inden bolca metinleri bize okudu. Bu konuda ben bile daha iyi bir konuşma yapabilirdim :)))  Şahsen uyumamak için gözlerime kürdan takmak istedim, birde süre aşımı uyarısına rağmen okumaya hala ısrarla devam etmek konusunda sessizlik hakkımı kullanıyorum ....:)
  Murat Şahin Türkiye Fütüristler Derneği Başkanı Böyle bir dernek olduğunu bile bilmiyordum :) Üye olması konusunda telkinde bulunmak istediğim Sanatçı tanıdıklarım var :) Panelin en etkili ve en kısa sunumuydu. Geleceğe dair öngörüleri beni ziyadesiyle düşündürüyor diyebilirim açıkçası bundan 20 yıl önce böyle bir dünya ütopikti ama şimdi o dünyadayım. Çin' in muallakta ki geleceğinden tutunda Afrika' nın umut vaden  beni şaşırtan istikrarı ve gelecek ışıltısına, oradan Eğitimin gelecekte ki ahvaline kadar epeyce konuya kısa geçişler yaptı. Eğitim konusunda ki görüşlerine kesinlikle katılıyorum. Akıllı bir insan yavrusu için ciddi vakit kaybı :) Ne zaman duvarları yıkacaklar merak ediyorum dayatmalar ve aslında gereksiz bir sürü bilginin verildiği resmen islah evleri... Dünyada da bence bu böyle sadece bizde değil İnsanlar sistem için uygun hale getirilirken yaratıcılıkları ve zekaları köreltiliyor:(
  Sanat ve Tasarım kökenli konuşmacılardan ikincisi Dr Hakan Gürsu idi ODTÜ Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü, Öğretim üyesi. Gerçekten iki anlatımı da güzel ve akıcıydı. Zevksizliğimizden epeyce dem vurdu. Türkiye de kurumların düzenlediği yarışmalarda derece alamayan çalışmaların nasıl olup da yurt dışı tasarım yarışmalarında ki bunlar kriter niteliğinde yarışmalar nasıl birincilikler aldıklarından örnekler verdi. Şehir sanatından örnekler verdi Grafiti gibi ki bende çok severim ve bizde bununda çok niteliksiz ve kısırlığına değindi. Şehre sahip çıkıp ona estetik bir şeyler katmanın önemine yoksa bize rağmen yapılan estetikten yoksun niteliksiz çöplere maruz kalmamıza değindi. Sanat eğitimi işte bu yüzden önemli doğru düzgün alamadığınız Sanat eğitimi, sizi belki bir yerlerde müdür olmanıza engel olmuyor ama


böyle bir saat kulesini şehrin meydanına dikmenize ya da türbe şekli posta kutusu tercih etmenize neden oluyor :))) Tabii öbür taraftaki dedenize mektup atmak istiyorsanız başka ... :))))

   Bu Panel bana cidden güzel şeyler öğretti yazabildiklerim yalnızca onda biri bakış açımı daha bir genişletti ve gelecek zaman için bana üstünde düşünecek araştıracak bir sürü konu çıkardı:)) Tabi bunların işime yansıması da kesinlikle olacaktır. Zaten bir nevi bu çalışmaların amacı bu farkındalığı arttırarak birçok şeye rağmen toplumsal ivme sağlamak. Akıllı şehirlerde zamanla yönetici ile yönetilen arasında ki sınırlar belirsizleşecek , interaktif hale gelen toplumsal yapı zamanla Akıllı şehir-Akıllı insan yönetimi halini geleceğinden gelecek toplum bizim kadar yönetimsel baskı hissetmek yerine farkında olmadan yönettikleri kendileriyle sistemsel baskı altında olacaktır. Gelecekle ilgili kişisel öngörüm benimde bu oldu:) Oto kontrolün daha etkin olduğu obsesif bir toplumsal yapı ...:)
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KEDİŞLER :))))

NOESİS 2 :)

VOLANLI EKOSE BLUZ