Kayıtlar

Ağustos, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

YARASA KOL TRİKO BLUZ

Resim
Triko dikmek konusunda epey endişeliydim, ama korktuğum kadar olmadı. Şu bir gerçek ki triko dikebilmek için overlok makinesi şart. Kumaşı cuma pazarından almıştım, triko kumaşlara pek rağbet olmadığından 1 ya da 2 tl verdim. Kalıbı çıkaralı 4-5 ay oldu burda dergisinden çıkardım, aslında blog yazan bir bayanın bloğunda bu modelin dikilmişini görmüştüm. Bende ondan cesaretle, bende yapabilirim dedim ve ... :) Aslında çok kısa sürede dikişi bitecekti ama overlok arıza yapınca nerdeyse bir gün onunla uğraştım sorunun tam ne olduğunu ve ne yaptığımı net olarak açıklayamasam da sorun çözüldü. :) Nazar diyorum sayın okuyucular bir Maşallah deyin makineler tıkır tıkır işlesin, di mi ama ...:))) Biraz salaş görünümlü güzel bir bluz oldu. Sonbahar ılık havalarda güzel olacak giydiğimde umarım fotoğrafını çekebilirim :) Yarasa kol giyerken rahat olacak. Kumaşı kesim için katlamak bile epey zor oldu esnek olduğu için çizgiler denk gelsin diye uğraşmak. Belki ilk seferinde düz bir ...

DENİZCİ MENÜSÜ...:)

Resim
    Bu menüye niye bu ismi verdim, çünkü tatil bölgesinde ne zaman bir tekne turuna çıksanız bu menüyle karşılaşırsınız. Gerçi artık balık veriyorlarsa şanslısınız demektir, genelde tavuk ve köftede seçenekler arasındadır. Makarna bazen sade olur bazen salçalı yanında ya patates salatası verilir ya da çoban salata ... Ama denizden çıkınca girilen sıradan alınan yemek denizin ortasında inanılmaz lezzetlidir. Ve ben genelde turlarda sınırsız makarna ve salata yazdığından kesinlikle ikinci hakkımı da kullanırım.:)) Sanırım bu yazın mı tuhaflığı yoksa benim mi tuhaflığımdan bugün yaza veda, tatile veda günü oldu. Bu yaz istediğim gibi geçiremediğim tatilime veda menüsü :)))    Balığı nasıl pişirdiğimi anlatan bir yazı daha önce yayınlamıştım bunu da aynı şekilde hazırladım. http://ovgukeskin.blogspot.com.tr/2012/01/yemek.html  buna evde pratik ızgara diyebiliriz. Makarnada salça yerine domates püresi kullandım nedeni salça bitmiş almayı unutmuşu...

1950' LERE SELAM OLSUN :))

Resim
EKOSE ETEK   Kumaşı haziran sonu gibi almıştım. Kalıbında Burda dergisinin klasikler sayısından yararlandım birazda kalıpla kendim oynadım. Aslında temmuz da eteği biçmiştim ama bir türlü dikemedim bazen insanın içinden gelmiyor makinaya yaklaşmak ya işte bende de öyle oldu sanırım. Ama sonunda bitirdim sonbaharda işe giderken giymek için güzel olacak :)))       Kumaşı cuma pazarından aldım 5 tl verdim sanırım genelde daha fazla vermem zaten :))) Astarı da büyük ihtimal 50 kuruş ya da 1 tl vermişimdir, fermuar pazarda nerdeyse 2 senedir 25 kuruş zaten. ipi de pazardan almıştım ama beni çok yordu ipin kalitesi iyi olsa da makaranın plastiği sorunluydu sürekli takılıp durdu başta dikiş bozukluğunun ondan olduğunu anlayamadım bile farkedince bir çözüm buldum ama bazen dikiş bozulunca bütün suçu makineye yükleyip ayarlarıyla oynamadan önce makara ve masurayı kontrol etmekte fayda var. Hemen hemen etek boyuyla bir astarladım nedeni ince çorap giyince kum...

OKUYAN KARINCA :))

Resim
Edebiyat benim alanım olmasa da iyi bir okuyucu ve kitap sever olarak fikir beyan etme hakkım vardır diye düşünüp, naçizane bir kaç kelam edeceğim:)) Kendi kutup yıldızını bul serisi nihayet tamamlanmıştır. Derleme toplama bir kitap birçok ilham verici hikaye, anekdot ve sözler içeriyor. Yaz tatili için bire bir ... İlk sayısını Çeşme marina da okuma kitabımı evde unuttuğumdan almıştım. Sonra aman ne güzel bir şey bu deyip bitmesin diye okumasam mı diye düşündüğüm bir kitap oldu. İkincisini ise Ramazan etkinliklerinde Sultanahmet kitap fuarından aldım, Alfa yayınlarının standını görünce aslında farkında olmadan bu yayınevinin epey bir gediklisi olduğumu fark ettim:)) Aaaa bunu da mı onlar çıkarmış diye diye bütün rafları elekledim ve daha yazacağım nice güzel kitap yani arkadaş edindim. Bu iki kitabı da alın güzel de bir tatile çıkın benim ki gibi bu sene yaz tatiliniz umut ettiğiniz gibi geçmese de bu kitaplar fazlasıyla enerji toplamanızı, umut dolmanızı sağlayacaktır. Artık bunl...

KOŞU BİLEKLİĞİ

Resim
Sabahları yürüyüşe gittiğim zamanlar yanımda anahtar, para bazen de banka kartları oluyor ama bunları elimde taşımak istemiyorum. Aynı zamanda koyacak bir cebimde olmuyor çoğunlukla o yüzden bunu tasarladım ve bence güzel oldu :) Alt kısmını köşe yaptım ve oraya kuşakları yerleştirdim ve overlokla geçtim. İçini astarladım. Kuşaklara cırt cırt bantlar ekledim. aslında sadece bileğime değil kolumada sarabilirim hatta ayak bileğime bile :) İstediğim eşyalar içine sığıyor.:) Daha önce içine cep tlfnuda konulabilen bir kolluk almıştım ama açıkçası sabahın köründe cep tlfnunu yanıma almıyorum. Aslında öyle bir şeyi almaktansa kendim tasarlayıp yapsaydım daha iyiydi ama bu da bisiklette çok işime yarıyor. Bu arada Sony' nin bu mp3 çaları kesinlikle tavsiye edilir :) ordan oraya sarkan kablolar yok ek parça yok kulağa tak bitti. Aynı zamanda yüzerken de kullanılabiliyor.  İşte sabah koşusu için takım tamam iş sabah erken kalkmaya kaldı :))) Bu kuma...

HER

Resim
   Bu filmi izleyeli neredeyse iki ay oluyor, yazmak için epey geciktim :) Ama durup durup üstünde düşündüğüm, hatta tekrar izleyip kaçırdığım noktaları gözden geçirdiğim bir filimdi. Eleştirilerin ne dediği umurumda değil ben bayıldım :))) Yönetmen tek bir cümle ile çok tanıdık '' Being John Malkowich '' birde Adaptation ikisinin yazarı Charlie Kaufmann iken Her 'ün yazarı Spike Jonze' un bizzat kendisi. Aman Allah'ım nasıl bir adam bu nasıl bunları düşünmüş şu ayrıntıya bak derken, onun hakkında böyle düşünen tek ben değilmişim. Onun için sinemanın dahi  beyni diyen çok...    Filmin baş kahramanı Theodore depresif bir ayrılık dönemi yaşıyor ve bir türlü boşanma evraklarını imzalayamıyor.  Yaptığı işse epeyce ilginç müşterileri adına yıllarca onların özel el yazısı mektuplarını yazıyor, modern zamanlara gönderme başlıyor. Duygularımızı ifade etmeyi bile artık bir işmiş, görevmiş gibi başkalarına yıktığımız maalesef çok yakın gelecek... Bu bun...